Yeni ürünler, VIP teklifleri, blog özellikleri ve daha fazlası hakkında bilgi sahibi olmak için e-posta adresinizle kaydolun.

An ve Son

Posted on 0 1.4K Görüntüleme

AN VE SONMerhaba herkese iyi haftalar diliyorum şimdiden…

Geçen hafta sonu bir kez daha anladım. Silkelendim, üzerimdeki yanlışları döktüm ve ayağa kalktım binlerce kez halime şükrettim.

Çok sevdiğim ailemle akşam yemeğini yedim, Cuma günü…

Sonra kalktım giyindim, içimde hem sıkıntı, hem de gitmek isteyen bir kuşun çırpınmaları ile koyuldum yola…

Şansım yaver gitmişti. Param vardı, bir Ferhat Göçer CD’si aldım ( yeni) sonra otobüs yoktu ama evine giden bir otobüs bıraktı beni…

4.Levent Metroya!

Tam burada iki hafta önce izlediğim metro filmi geldi aklıma, “1 sn. önce, 1 sn. sonra” insan hayatının önemi dank etti yine kafamda.

Sonra uykudan uyanmışçasına açtım gözlerimi etrafa baktım ve içime garip bir sevgi yumağı dolandı, bindim metroya, zor yetiştim tıpkı o filmdeki gibi ve kendi kendime sordum o an ya binemeseydim ne olacaktı acaba, kafamın içinde çalan o metro sesi sanki hayat yolumdaki zildi, bir teneffüs, ders bitimi sanki bir şey hatırlatmak ya da anlatmaktı niyeti…

Cevap bulamadım tabiî ki gerçek hayat filmlerdeki gibi olsa her şey daha renkli olurdu değil mi?

Sonra dere tepe düz gittim ve çok sevdiğim biri beni tepenin sonundan aldı. Onu gördüğüm an içime bir SUS geldi. Konuşamadım eee oda haliyle “muhabbetine doyum olmuyor” sitemini yaptı. ( Klasik işte bildiğiniz SİTEM, nedeni sorulmadan yapılan, genelinde pişman olunan)

Neyse biz vardık varmamız gereken yere, her şey normaldi aslında, beklide bu kadar normal olmasıydı anormal olan…

Ben iyiydim, sevdiklerimin yanındaydım ama EKSİKTİM.

Sürekli saate bakıyordum, kaldı ki zamana karşı durulmayacağını en iyi bilen ben nedense bu gece takıldım saate, zamana, günlere, aylara…

Sürekli saate bakıp bakıp durdum gece boyunca sanki bir şeyler bekliyor ya da zamanla yarışıyor gibiydim…

Oysa beklediğim kimse yoktu, çünkü bekleyecek bende yoktum, sabrım tükenmiş, yıllar beni eskitmişti ve sanki bu gece ben 1 ASIR yaşamış gibiydim.

Yani bu gece ben HÜMAYDIM adeta…

( HUMA? Diyenler / Nermin Bezmen – SIR ) derim başka da bir şey demem…

Gecenin adını “ZAMAN GECESİ” koymuştum ben kendimce, kendi içimde, kalabalık yalnızlığımda, kendimle konuşurken ve uykulu yüzümde anlamsız bir gülümseme ile oturmak için çöktüğüm kanepede uyumak için yerleşirken buldum kendimi.

Derken gece oldu, sonra uyku…

( Uyku= ??? Büyüdün ve Uyudun mu?)

Hayır

Neden mi?

SIR

Ee sorun var mı?

Bilmiyorum

gibi kendimle konuştum…

Sonra sabah bir panik, uyanış hatta belkide gerçek hayata dönüş.

Bir ADAM, bir BABA, bir ERKEK kısacası o bir İNSAN.

08:30’da başladığı işindeki iki amacı vardı.

İşini bitirmek
Emeğinin karşılığını almak

Peki ya soruyorum sizlere bir şeye başlarken amaç mı, sonuç mu?

Hepimiz amaç belirleriz, hedef koyarız, hatta kimimiz sonuç bile tahmin ederiz. Ama biliyor musunuz?

Hiç birimiz KADERİ hesaba katmayız.

O adam bir inşaat işçisi, nasıl olduğunu bilmediğimiz, hiçbir zamanda bilemeyeceğimiz bir şekilde DÜŞTÜ ve ÖLDÜ!

Tek gördüğüm gerçek onun CANSIZ bedeninin yerde yatıyor olmasıydı.

Şimdi soruyorum tekrar.

Amaç mı?

Sonuç mu?

İnşaat işçisi yok, ailesi onsuz, inşaatın sahibi ortada değil.

Peki, burada ki sonuç nedir?

Nuran;
Çok çok üzülmüş olan
Amaç mı? Sonuç mu? diye düşünen
Hayat çok ciddi görünüp şaka gibi olduğu kanısına varan
Babasını çok özleyen
Aşktan feragat eden
Kariyer yolunda hızla ilerleyen

Yazıyı Paylaş

Henüz Yorum yok, ilk yorumu sen yap.

Ne Düşünüyorsunuz?

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir